Iyi aileler daima iyi cocuklara sahip olmak isterler. Peki bu iyi aileler, cocuklarini fiziksel özelliklerine ya da kisisel yeteneklerine göre secip satin alabilecekleri bir dünyada yasasalar neler olurdu
Okulunu dereceyle bitirip satilik cocuk reyonunda rafa cikar cikmaz havada kapilan Sumru icin hayat fazlasiyla sikici geciyor. En vitaminli yemeklerle beslenmesine, yüksek güvenlikli bir sitenin en gösterisli apartmanlarindan birinde yasamasina ragmen, deyim yerindeyse sikintidan patliyor. Iyi ki babasi ve bitmek bilmez hayalleri var da Sumrunun hayati renkleniyor. Cok yakinda müdürlüge terfi edecek Tayfun Bey, ucuzluktan ve taksitle de olsa ailesine yeni bir cocuk katmak icin bir hayli hevesli görünüyor. Cünkü ikinci cocuk, yasadiklari zamanin en önemli güc ve zenginlik göstergelerinden biri.
O zaman istikamet, Cocuk Magazasi
Pirrrt
O da nesi, biri pirtladi mi yoksa
Iste, karsinizda Pirlanta Kolejinden mezun pirrrlanta gibi bir cocuk Firat Acaba Firat, satis temsilcisinin övdügü kadar degerli bir pirrrlanta mi, yoksa bir Pirtapoz mu Büyük umutlarla satin alinan bu cocuk defolu cikinca ailenin hayalleri yikiliyor ve olanlar oluyor. Düzenin bozulmamasi icin Firatin evden gitmesi gerekiyor. Peki, geri iadesi yoksa
Cocuk yazininin sira disi kalemlerinden Suzan Geridönmezin yazdigi, Cagla Vera Kilicarslanin resimledigi Ama Bu Cocuk Defolu, her seyin satilik oldugu bir dünyada, gercek zamana hem cok uzak hem de cok yakin, eglenceli bir okuma sunarken, sinirlari önceden cizilmis kusursuz bir toplumsal düzende özgür bir birey olmayi da sorguluyor.