Tarihin cesitli dönemlerinde Duklja, Zeta, Monte Nigro, Crna Gora, Black Mountain, Montenegro gibi degisik isimlerle anilan Karadag, cografyasinin ve toplumsal yapisinin elverissizligine ragmen varligini sürdürebilen ender ülkelerden birisi olmustur.
Osmanlinin egemenligi altina girdigi 1496 tarihine kadar Bizans icinde özerk veya bagimsiz olarak bulunmus, Sirp Nemanja hanedaninin yükselis döneminde Sirp prenslerin kontrolü altinda özerkligini sürdürmüstür. Osmanli yönetiminde, baslangicta Iskodra Sancagina baglanmis ve topraklari has, zeamet ve timar bölgelerine ayrilmistir. Ancak cografyasinin asker harekata menfi etkisi nedeniyle özellikle daglik kesimlerde hakimiyetin derecesi farkli olmustur.
Vladikalarin liderliginde Karadaglilar, baslangicta vergi toplanmasi veya yerel otoritelerin zalimligi gibi bölgesel nedenlerle, müteakiben Osmanlinin zayiflamasi ve milliyetcilik akimlarina paralel olarak siyasi nedenlerle Osmanli ile mücadele etmis ve buraya büyük miktarlarda kaynak sarf edilmesine neden olmustur.
Dünya haritasina bakildiginda, toplu ignenin basi kadar görünen ve Osmanli Devletine bagli oldugu dönemde ise topraklari ancak devede kulak misali büyüklükteki bir alani isgal eden Karadag, yüzölcümünün aksine XIX. yüzyilin ilk ceyreginden itibaren Osmanli diplomasisinin en önemli konularindan biri haline gelmistir. Devletlesme kapsaminda kurum ve kurallarin yerli yerine konuldugu, egitim ve edebiyat alanindaki calismalarla Türk düsmanliginin ve Slavciligin doktrinsellestigi bu dönemde Karadag, ayni zamanda büyük güclerin sark meselesini kendi cikarlari dogrultusunda cözmek icin bir arac olarak da kullanilmistir.
Karadag haric, Balkanlar ve Balkan ülkeleri ile ilgili yeterli olamamakla birlikte iyi denebilecek sayida calismalar yapilmistir. Ancak 382 yil resm olarak hakimiyetimizde kalan ve özellikle 1830 yilindan, bagimsizligini kazandigi ana kadar gecen sürede gittikce artan bir sekilde Osmanli ic politika ve diplomasinin en önemli konularindan birisi olmasina ragmen, Karadag ile ilgili yapilan calismalar bir elin parmaklarini gecmeyecek miktardadir. Bu alandaki eksikligi gidermek amaciyla; Osmanli Devletinin egemenligi ile sürekli mücadele ederek ilkel sayilabilecek toplumsal yapidan, devletlesme sürecini tamamlayan Karadagin tarih gelisimini inceleyen Prof. Dr. Ibrahim Yilmazcelik danismanliginda hazirladigim Karadagin Osmanli Egemenligine Karsi Mücadelesi 1830-1878 isimli doktora tezimi Mayis 2012 tarihinde tamamlayarak sundum.
Yakincagda Osmanli Karadag Iliskileri 1830-1878 adli bu kitabimi, Karadagin Osmanli Egemenligine Karsi Mücadelesi 1830-1878 isimli doktora tezimden istifade ile fakat tezin arastirma ve inceleme bölümlerinden ziyade analiz ve sonuclarini icerecek sekilde hazirladim. Dolayisiyla okuyucuya tezin agir aksani ve incelemelerden kaynakli parcali düzeninden ziyade kesintisiz ve bütünlük icinde kolay okunup anlasilacak yapi olusturulmaya calisilmis böylelikle tarihimizin cok az bilinen ancak önemli bir parcasi olan Karadag tarihinin sikilmadan okunup anlasilmasi amaclanmistir.
Yakincagda Osmanli Karadag Iliskileri 1830-1878 adli kitabim ile tarihin her döneminde milletinin bekasi ve sürekliligi icin can separene görev yapan ve bu ugurda nice sehitler veren milletinin sessiz kahramanlari Türk Silahli Kuvvetlerinin Karadagdaki pek bilinmeyen insanüstü mücadelesini bir nebze de olsa gün yüzüne cikarabilirsem cok mutlu olacagim. Bu vesileyle sadece bu kitapta degil yaptigim tüm calismalarda bana her türlü destegi veren sevgili esim Elena Özdem ve ogullarim Göksel ile Gökalpe minnettarligimi sunmayi borc bilirim.
